Körfez turizmde neden gelişmiyor?

Edremit Körfezi, Ayvacık’tan Ayvalık’a kadar uzanan Ege denizinin kuzey körfezidir. Edremit Körfezi Ayvacık, Altınoluk, Akçay-Edremit, Ören, İskele, Pelitköy-Burhaniye, Alibey (Cunda) Adası-Ayvalık, Madra dağları, Kazdağları gibi doğal çekiciliklere sahip olan bir bölgedir. Günümüzde artık insanlar sadece deniz, kum, güneş üçlüsünü tercih etmiyor, insanlar ihtiyaçların farklılaşmasına bağlı olarak alternatif turizm çeşitlerine yönelmektedir. Edremit körfezi doğası, kültürü, tarihi, mutfağı, sahilleri ile birçok alternatif turizm çeşidine ev sahipliği yapabilecek potansiyele sahip bir bölgedir. Ayrıca bulunduğu coğrafi konum ile İzmir, İstanbul, Çanakkale, Bursa gibi birçok önemli kenti birbirine bağlayan bölge konumundadır.

Peki bu potansiyel varken akla şu soru gelmektedir, “Edremit körfezi turizm faaliyetleri açısından neden gelişmiyor?”

            Bölgenin neden gelişmiyor sorusuna cevap verilmeden önce, Körfez turizm açısından gelişmeli mi? sorusuna cevap verilmesi gereklidir. Bu doğrultuda Edremit Körfez’inde turizmin gelişim göstermesi bölgeye ne gibi faydalar sağlayacaktır öncelikle bunlardan bahsedip, daha sonra gelişmesine engel olan faktörlere değinelim. Bölgede turizmin gelişmesi ile gelen yerli yabancı turist sayısı bir artış gösterecektir ve bu duruma bağlı olarak da bölgenin hem sosyal hem de ekonomik açıdan gelişme göstermesine olanak tanıyacaktır. Bölgedeki kültürel değerlerin ve sit alanlarının korunmasını sağlayacak, arz kaynakları etkili ve verimli bir şekilde kullanılarak, diğer bölgeler ile arasındaki dengesizliği gidererek, bölgesel kalkınmayı sağlayıp istihdam olanakları artacaktır. Kısaca bölgede turizmin gelişmesi bölgenin hem ekonomik hem de sosyal olarak gelişim göstermesini sağlayacaktır.

            Turizm faaliyetlerinin gelişmesi bölgede birçok olumlu durumların ortaya çıkmasını sağlarken, Edremit Körfezi turizmde neden gelişme gösteremiyor biraz bunlardan bahsedelim. Bir destinasyonun turizmine ilişkin önemli ipuçları veren en önemli veriler tesise geliş sayıları, geceleme sayıları, ortalama kalış süreleri ve doluluk oranlarıdır. Buradaki verilerden birçok şey çıkartılabilir, Körfez bölgesi turizm işletme belgeli tesislerinin ortalama doluluk oranı %31,19, Belediye belgeli tesislerinin ortalama doluluk oranı ise %29,12’dir. 2021 yılı işletme belgeli tesislerin Türkiye geneli ortalama doluluk oranları %42,31, belediye belgeli tesislerin ortalama doluluk oranı ise %36,66’dır. Körfez bölgesinin doluluk oranları ile Türkiye geneli ortalama doluluk oranları ile kıyaslandığında hem işletme belgeli tesislerin hem de belediye belgeli tesislerin sahip olduğu ortalama doluluk oranlarının Türkiye geneli ortalama doluluk oranlarından düşük olduğu görülmektedir. Halbuki yüksek sezonda Akçay'da araçların girişlerinin yasaklanması ve birçok taşıma kapasitesi sınırlama uygulamalarını, Çanakkale-İzmir yolu güzergahında dakikalarca kuyrukta bekleyen araçların yarattığı trafiği vb. birçok şeyi hepimiz görebiliyoruz. Sezonda taşıma kapasitesi sorunu yaşarken diğer aylarda atıl kalan tesislerin varlığı, kaynakların kullanılmaması ne üzücü bir durumdur öyle değil mi!.

Yine istatistiksel olarak konuya farklı bir bakış açısı ile yaklaşalım. Edremit Körfezi'nde iç turizminin incisi bu destinasyonlarımız bırakın Türkiye'yi Ege Bölgesi'ndeki rakip destinasyonlarla karşılaştırıldığında ilk 5 destinasyon arasına girebiliyorlar mı? Cevap. Sadece Edremit ilçesinin 4. sırada yer almakta. Edremit ilçesi rakip destinasyonlar arasında ilk 5 içerisinde yer almasına rağmen, doluluk oranlarına baktığımızda ilk iki  sırada yer alan Bodrum ve Marmaris’ten düşük bir ortalamaya (%4.97) sahip olduğunu görüyoruz. Bu durum hala Körfez Bölgesi destinasyonları için önemli problemlerin olduğunun göstergesidir. O zaman şu soru aklımıza geliyor, böylesine önemli bir potansiyeli olan Edremit Körfezi turizmden neden yeteri kadar pay alamıyor ya da geliştirilemiyor.

Not: Yüzde hesaplamaları sadece Ege Bölgesi illerinde gerçekleşen tesise geliş sayıları dikkate alınarak hesaplanmıştır.

O zaman da hemen şu soru aklımıza geliyor, her biri çok özel olan destinasyonlara sahip iç turizmin merkezi olarak gösterilen Edremit Körfezi turizmi kim tarafından ya da kimler tarafından yönetiliyor? Türkiye'nin iç turizmde önemli bir destinasyonu olarak Edremit Körfezi turizm plan ve politikaları kim tarafından yapılıyor? Zaten esas sıkıntı orada. Yerelden genelleştirmemiz gereken bu süreci merkezileştirirsek destinasyonların öncelikleri olan konulardan uzaklaşır ve daha sonra alınan kararların uygulanması ve sürdürülebilir hale getirilmesini zorlaştırırız. Yani yönetim modelini belirlememiz gerekmektedir. Dünya'da birçok ülke destinasyon yönetimi önemsemekte ve bu duruma bağlı olarak gerekli çalışmaları yerine getirmektedir. 2007 yılında oluşturulan Türkiye Turizm stratejileri 2023 Eylem Planı'nın en önemli konularından biri olan Destinasyon Yönetimi için Konsey modeli oluşturulmuştur. Bu modele göre; Ulusal Turizm konseyleri, İl Turizm konseyleri ve noktasal turizm konseyleri oluşturularak hem kamu hem de özel sektör arasında uyumlu bir çalışma ortamı yaratılıp çok boyutluluk ve örgütlenememenin ortaya çıkardığı görev/yetki karmaşasının yok edilmesi planlanmaktadır. Peki 2007 yılından oluşturulan bu model, günümüz 2022 yılına baktığımız uygulanmakta mıdır ya da uygulanması için bir çaba var mıdır? Biz Destinasyon yönetiminde bu modelin uygulanması gerektiğini savunuyoruz ama bu model ile ilgili birkaç ilimiz (Antalya, Afyon, Muğla, İzmir, Hatay, Urfa, Kahramanmaraş konseyler oluşturdular) dışında gözle görülebilir çalışma yok henüz maalesef. En büyük eksikliğimiz olan söylemleri eyleme geçirme hastalığımız burada da görülüyor. Evet bizim için çok değerli velilerimiz, çok değerli kaymakamlarımız, çok değerli belediye başkanlarımız var. Ama turizmin uzmanlık gerektiren bir konu olmasından dolayı iyi bir turizm politikası oluşturmamız gerekmektedir. Çünkü destinasyon planlaması, Destinasyon pazarlaması, yönetim modelleri ve diğer tüm unsurları dikkate aldığımızda, bir turizm politikasına ihtiyaç duyduğumuz ve bunun da bir devlet politikası haline getirilmesi gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Bu durum bize göstermektedir ki bölgenin gelişmesindeki en önemli sorunlardan birisi destinasyon yönetim modelinin oluşturulamamasıdır. O zaman acil olarak yapılması gereken en önemli iki konu var. Birincisi acil olarak Balıkesir'in dolayısıyla Körfezi'nde içinde bulunduğu Balıkesir Turizm Master Planının yapılması, ikincisi de Destinasyon Yönetim Modelinin oluşturulması. Bunlar yapıldıktan sonra sorunlarda daha rahat tespit edilir ve çözümleri daha kolay bulunur.

Prof.Dr. Mehmet Oğuzhan İLBAN

Balıkesir Üniversitesi Burhaniye Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekan Vekil